derme çatma
[sıfat] Gelişigüzel toplanmış, aralarında uygunluk bulunmayan
DERME ÇATMA İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- aşağı
- beş para etmez
- beş paralık
- boktan
- cavalacoz
- çakaloz
- çakaralmaz
- çapsız
- çırçır
- çırnık
- çocuk oyuncağı
- çurçur
- değimsiz
- derme çatma
- döküntü
- düşük
- engin
- fasa fiso
- fos
- gazoz
- gemi aslanı
- hakir
- hava
- havacıva
- havadan
- havai
- havaiyat
- hırdavat
- hırtapoz
- hıyar
- hıyarağa
- hıyarağası
- hor
- hoşur
- ıskarta
- ıspanak
- iki paralık
- işporta malı
- itibarsız
- kaç paralık
- kadük
- kalitesiz
- keten tohumu
- kıçı kırık
- kırtıpil
- kıymetsiz
- kıytırık
- kof
- kofti
- kokmuş
- kokuşuk
- külüstür
- marda
- matah
- metelik etmez
- mıcır
- moloz
- mucur
- müptezel
- naçiz
- osuruk
- paçavra
- paçavra gibi
- palas
- pestenkerani
- pırpıt
- pırtı
- salatalık
- seviyesiz
- sobalık
- solda sıfır
- sonuçsuz
- süprüntü
- şunun şurası
- tapon
- turfa
- uyuz
- yalancı pehlivan
- zamazingo
- zamkinos
- zelil
- zerzevat
- zımbırtı
- zırtapoz
- zifos
- züğürt tesellisi
- acemice
- ağzına geldiği gibi
- alaturka
- amaçsızca
- çalakalem
- çırpıştırma
- çömlek hesabı
- derme çatma
- döke saça
- ezberden
- ezbere
- fütursuzca
- harrangürra
- herhangi
- herhangi bir
- herhangi biri
- hesapsız
- hesapsız kitapsız
- ısmarlama
- idareimaslahat
- inşallahla maşallahla
- itinasız
- kaba
- kaba saba
- kapkaççı
- karmakarışık
- körcesine
- körlemeden
- körü körüne
- lalettayin
- langır lungur
- mühmel
- olur olmaz
- oradan buradan
- orasına burasına
- ölçüsüz
- önüne arkasına bakmadan
- önüne gelen
- özensiz
- sağa sola
- saka beygiri gibi
- sathi
- sıralı sırasız
- sistemsiz
- sudan
- suyuna tirit
- şişirmece
- şöyle bir
- şuradan buradan
- tedbirsizce
- tesadüf
- tutturabildiğine
- üstünkörü
- vakitli vakitsiz
- veresiye
- yalan yanlış
- yalancıktan
- yalandan
- yalapşap
- yarım yamalak
- yerli yersiz
- yolsuz yöntemsiz
- yüzeysel
- zamanlı zamansız
- alt tarafı
- alt yanı
- arka planda
- ateş olsa cirmi kadar yer yakar
- dağ doğura doğura bir fare doğurmuş
- derme çatma
- dert değil
- devede kulak
- ebegümeci
- ehemmiyetsiz
- el kiri
- etkisiz
- fasarya
- fındık kabuğunu doldurmaz
- hafif
- hatırsız
- hiç
- hiçten
- ıvır zıvır
- iki paralık
- ikincil
- ismi var cismi yok
- kapı mandalı
- Karamürsel sepeti
- kıvır zıvır
- ne yazar
- olup olacağı
- olur olmaz
- parça pürçük
- sıradan
- sudan
- şunun şurası
- tali
- ufak tefek
- vızıltı
HECELEME
der-me çat-ma DERME ÇATMA KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [sıfat] Gelişigüzel toplanmış, aralarında uygunluk bulunmayanÖrnek: Derme çatma eşya.
- [sıfat] Değersiz gereçlerle özensiz olarak yapılmışÖrnek: Yangın yerlerinde derme çatma evler yapılıyordu.
- [sıfat] Önemsiz, değersizÖrnek: Şimdi derme çatma köy düğünlerine, pehlivan güreşlerine gidiyor.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük