yağlı
[sıfat] Üzerinde veya içinde yağı olan
YAĞLI İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- apalak
- balıketi
- balıketinde
- besili
- beşli
- bıdık
- bıldırcın
- bıllık bıllık
- bıngıl bıngıl
- çuval
- davul gibi
- dolgun
- duba gibi
- etine dolgun
- etli
- etli butlu
- etli canlı
- fıçı
- fıçı gibi
- fındık kurdu
- fındık kurdu gibi
- fıstık gibi
- fil gibi
- gebeş
- göbekli
- gödeş
- gürbüz
- hoşur
- kalın
- kamyon
- kar topu
- kırba
- küp gibi
- lapa
- lapacı
- mülahham
- semirgin
- semiz
- şişko
- tavlı
- teleme peyniri gibi
- tıkız
- tıknaz
- toklu
- tokmak gibi
- tokmak tokmak
- tombalak
- tombik
- tombul
- topaç gibi
- toparlacık
- toparlak
- toplu
- topuz gibi
- tosun gibi
- tulum gibi
- tumbadız
- umum müdür
- yağ küpü
- yağ tulumu
- yağlı
- yumuk
- ağa
- Allah yürü ya kulum demiş
- altın küpü
- altın yumurtlayan tavuk
- alyon
- Amerika
- anamalcı
- banka
- banka gibi
- banker
- baro
- bay
- bey
- bitli
- bol
- eli bol
- eli geniş
- ensesi kalın
- eşraf
- ferah fahur
- gani
- gönç
- gönençli
- hacıağa
- hâli vakti yerinde
- kalantor
- kalın
- kapitalist
- Karun
- kaymak tabakası
- kaymak takımı
- kelli felli
- kerli ferli
- kibar
- kirli çıkı
- kral
- lort
- lort gibi
- maden
- milyarder
- milyoner
- muhteşem
- müreffeh
- para babası
- paralı
- rantiye
- sağlam
- sermayeci
- sermayedar
- sosyete
- sucuk
- tüylü
- variyetli
- varlıklı
- varsıl
- verimli
- yağlı
- yollu
- yüklü
HECELEME
yağ-lı YAĞLI KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [sıfat] Üzerinde veya içinde yağı olan
- [sıfat] Yağı çok olanÖrnek: Yiyecek maddelerinden yağlı bulgur pilavı, un helvası gibi yemekler hazırlanır.
- [sıfat] Yağla yapılmışÖrnek: Yağlı çörek.
- [sıfat] Besili, semizÖrnek: Bir de olaydı şimdi diye yağlı hindi sayıklıyorsun.
- [sıfat] Yağdan kirlenmiş veya lekelenmiş olanÖrnek: Uzun saçları eski redingotun yağlı yakasına dökülüyor.
- [sıfat] [mecaz] [teklifsiz konuşmada] Bol ve kolay kazanç sağlayanÖrnek: Yağlı bir iş.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük