konuşmak

[fiil] [nesnesiz] Bir dilin kelimeleriyle düşüncesini sözlü olarak anlatmak
KONUŞMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
KONUŞMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
ağız açmak
ağız açtırmamak
ağız yapmak
ağzı oynamak
ağzına geleni söylemek
ağzında yaş kalmamak
ağzını açmak
aklına geleni söylemek
bahis açmak
bahsetmek
başını ağrıtmak
beyanat vermek
bir şey söylemek
cevher yumurtlamak
çene çalmak
çıkarmak
dan dun etmek
değinmek
demeç vermek
dile gelmek
dili durmamak
dilini tutamamak
dillenmek
diskur çekmek
diskur geçmek
esmek
fırçalamak
flört etmek
genizden konuşmak
görüşmek
havlamak
hayran etmek
hoşbeş etmek
iki çift laf etmek
ilişki kurmak
kazımak
kelimeleri tartarak konuşmak
konferans vermek
lafa boğmak
lafa tutmak
maval okumak
nağme yapmak
okumak
öksürmek
ötmek
parlatmak
patırdatmak
perdahlamak
seslenmek
sohbet etmek
söylemek
söyleşmek
söze karışmak
su kaçırmak
su koyuvermek
tartışmak
tıraş etmek
ulumak
uzatmak
uzun etmek
veriştirmek
vızıldamak
yâd etmek
yürek tüketmek
zart zurt etmek
zevzeklik etmek
HECELEME
ko-nuş-mak
KONUŞMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
  1. [fiil] [nesnesiz] Bir dilin kelimeleriyle düşüncesini sözlü olarak anlatmakÖrnek: Çocuk daha konuşamıyor.
  2. [fiil] [-i] [-den] Belli bir konudan söz etmekÖrnek: Mehmet yedi yaşındayken anasıyla konuştuklarından fazla bir şey konuşmazdı. [Halide Edip Adıvar]
  3. [fiil] [nesnesiz] [-le] Bir konuda karşılıklı söz etmek, sohbet etmekÖrnek: İşten sonra Nuruosmaniye'deki İkbal Kahvesinde arkadaşlarla şiir ve edebiyat konuşuyoruz. [Falih Rıfkı Atay]
  4. [fiil] Söylev vermek, konuşma yapmak
  5. [fiil] Konuşma dili olarak kullanmakÖrnek: Türkçeyi çok iyi konuşuyor.
  6. [fiil] Düşüncesini herhangi bir araç kullanarak anlatmakÖrnek: Dilsizler el işaretleriyle konuşur.
  7. [fiil] [-le] İlişki kurmak veya ilişkiyi sürdürmekÖrnek: Üst kattakilerle konuşuyoruz.
  8. [fiil] Flört etmek
  9. [fiil] Dargın bulunmamak
  10. [fiil] Oyuncak, hayvan vb. konuşmaya benzeyen birtakım sesler çıkarmak
  11. [fiil] Gizli bir şeyi açığa vurmak, ele vermek
  12. [fiil] [mecaz] Becermek, uzman gibi yapabilmekÖrnek: Fokstrotta uzun boylu konuşamam. [Mahmut Yesari]
  13. [fiil] [mecaz] Geçerli olmak, etkin olmakÖrnek: Yasaların yerine yumruklar konuştu.
  14. [fiil] [teklifsiz konuşmada] Şık ve zarif görünmekÖrnek: Gömleğin konuşuyor.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük
  • Paylaş: