kabarmak

[fiil] [nesnesiz] Ağırlığı artmadan hacmi büyümek
KABARMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
KABARMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
böbürlenmek
büyümek
dalgalanmak
dikleşmek
efelenmek
gururlanmak
horozlanmak
kaynamak
şişinmek
şişmek
taşmak
yıpranmak
HECELEME
ka-bar-mak
KABARMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
  1. [fiil] [nesnesiz] Ağırlığı artmadan hacmi büyümekÖrnek: Ekmek iyi kabardı.
  2. [fiil] Yağışlardan veya kaynamaktan taşmaya yüz tutmakÖrnek: Çay birdenbire kabararak şosenin rampalarını aşar ve epeyce zararlara sebep olur. [Reşat Nuri Güntekin]
  3. [fiil] Niceliği artmak, büyümekÖrnek: Masraf kabardı.
  4. [fiil] Şişmek, genişlemekÖrnek: İhtiyarın zayıf damarları kabarmış kıllı elleri dizlerinin üstündeydi. [Peyami Safa]
  5. [fiil] Hayvanların tüyleri dikilmek
  6. [fiil] Kumaş üzerinde tüyler oluşmak, havlanmakÖrnek: Bu kumaş çabuk kabardı.
  7. [fiil] Islanıp veya ısınıp yerinden kurtulmakÖrnek: Dolabın boyası kabardı.
  8. [fiil] Deniz dalgalanmak, büyük dalgalar oluşmak
  9. [fiil] [mecaz] Bulanmak
  10. [fiil] [mecaz] Öfke, sevgi vb. duygular gittikçe güçlenmekÖrnek: Bu olayı duyunca delikanlının yüreği öç alma duygusuyla kabarır. [Necati Cumalı]
  11. [fiil] [-e] [nesnesiz] [mecaz] Kafa tutmak, öfkelenip üstüne yürüyecek gibi davranmak
  12. [fiil] [mecaz] Böbürlenmek, gururlanmakÖrnek: Kumandan, atını şahlandırarak hurra hurra diye kendisini alkışlayan keyifli halka boyun kırarak kabarıyordu. [Ömer Seyfettin]
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük
  • Paylaş: