kışlamak
[fiil] [nesnesiz] Kış olmak
KIŞLAMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- ardına düşmek
- ardından gitmek
- ardını bırakmamak
- arkasına düşmek
- arkasına takılmak
- arkasından koşmak
- arkaya kalmak
- bakmak
- dümen suyunda gitmek
- gitmek
- gözetlemek
- güdelemek
- gütmek
- haydamak
- ilgilenmek
- incelemek
- iz sürmek
- izinden yürümek
- izine basmak
- izine düşmek
- kışkırtmak
- kışkışlamak
- kışlamak
- kovalamak
- önüne katmak
- peşinde dolaşmak
- peşinde gezmek
- peşinde koşmak
- peşinden gitmek
- peşinden koşmak
- peşinden yürümek
- peşine düşmek
- peşine takılmak
- peşini bırakmamak
- seyran etmek
- seyretmek
- sürmek
- takip etmek
- tutmak
- açığa çıkarmak
- affetmek
- affeylemek
- aforoz etmek
- aforozlamak
- atmak
- ayağını kaydırmak
- ayağını kesmek
- ayakkabılarını çevirmek
- ayıklamak
- azletmek
- bağışlamak
- başından savmak
- bohçasını koltuğuna vermek
- çıkarmak
- defetmek
- deflemek
- dehlemek
- devirmek
- düşürmek
- ekmeğinden etmek
- ekmeğine göz dikmek
- ekmeğine göz koymak
- ekmeğiyle oynamak
- el çektirmek
- elemek
- emekliye ayırmak
- emekliye çıkarmak
- emekliye çıkartmak
- göndermek
- görevden almak
- haydamak
- hudut dışı etmek
- ışınlamak
- ihraç etmek
- istiskal etmek
- işten el çektirmek
- izin vermek
- izole etmek
- kapı dışarı etmek
- kapıyı göstermek
- kıçına tekmeyi atmak
- kıçına tekmeyi vurmak
- kıçına tekmeyi yapıştırmak
- kışlamak
- kızağa çekmek
- kovalamak
- kuyruğuna teneke bağlamak
- müdafaa etmek
- nefyetmek
- pabucunu eline vermek
- pabuçlarını çevirmek
- paçasından tutup atmak
- pasaportunu eline vermek
- posta etmek
- postalamak
- savmak
- sepet havası çalmak
- sepetlemek
- sınır dışı etmek
- sokağa atmak
- süpürmek
- sürgüne göndermek
- sürmek
- şut çekmek
- şutlamak
- tahttan indirmek
- tasfiye etmek
- tecrit etmek
- tehcir etmek
- tezkeresini eline vermek
- tırpan atmak
- tüydürmek
- uğratmak
- uzaklaştırmak
- yakadan atmak
- yol vermek
- yürütmek
- yüzdürmek
HECELEME
kış-la-mak KIŞLAMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [fiil] [nesnesiz] Kış olmakÖrnek: Bu yıl erken kışladı.
- [fiil] Kışı bir yerde geçirmekÖrnek: Armudu taşlayalım / Dibinde kışlayalım
- [fiil] [-i] [halk ağzında] Kuş ve kümes hayvanlarını ürkütmek
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük