külliye
Köken: Arapça (kulliyye)
[isim] Bir caminin çevresinde cami ile birlikte kurulmuş medrese, imaret, sebil, kitaplık, hastane vb. yapıların bütünü
KÜLLİYE İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- aile ocağı
- ana yapı
- apartman
- aşiyan
- baba ocağı
- baba yurdu
- baraka
- barhana
- barınak
- bazilika
- bendehane
- berhane
- beyit
- bina
- bungalov
- cankurtaran kulübesi
- çatı katı
- çekme kat
- daire
- dam
- dam altı
- dar
- devlethane
- dubleks daire
- eklentiler
- ev
- ev bark
- fakirhane
- gecekondu
- gökdelen
- güme
- güzlek
- hanay
- hane
- harem
- haremlik
- huğ
- ikametgâh
- in
- irat
- izbe
- kasır
- kâşane
- kat
- kışlak
- kışlık
- koğuş
- konak
- konak yavrusu
- korugan
- kovuk
- koyut
- köşk
- kule
- kulübe
- külliye
- kümes
- kümültü
- lojman
- mabeyin
- mağara
- malikâne
- mekân
- melce
- mesken
- müsakkafat
- müştemilat
- ocak
- oda
- ortalık
- palas
- pavyon
- rezidans
- salaş
- saray
- sayfiye
- selamlık
- sığınak
- sosyal konut
- stüdyo
- şato
- tekke
- tol
- villa
- yalı
- yapı
- yaylak
- yazlık
- yer yurt
- yurtluk
- yuva
- zaviye
- zemin katı
- acemi ocağı
- akademi
- anaokulu
- biçki dikiş yurdu
- biçki yurdu
- çığır
- darülfünun
- dershane
- derslik
- dil laboratuvarı
- eğitim enstitüsü
- ekol
- enderun
- enstitü
- fakülte
- idadi
- ilkokul
- karma okul
- kolej
- konservatuvar
- kurs
- külliye
- lise
- medrese
- mektep
- meslek
- ortaokul
- otlak
- öğreti
- rüştiye
- sanat enstitüsü
- sanat okulu
- sınıf
- sultani
- talimgâh
- talimhane
- teşrihhane
- üniversite
- yurt
- yuva
- yüksekokul
HECELEME
kül-li-ye KÜLLİYE KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [isim] Bir caminin çevresinde cami ile birlikte kurulmuş medrese, imaret, sebil, kitaplık, hastane vb. yapıların bütünüÖrnek: Fatih külliyesi.
- [isim] Belli bir idari, ekonomik, kültürel ve sosyal amaca yönelik çeşitli kuruluşların toplu bir biçimde bulunduğu yer.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük