yatak
[isim] Uyuma, dinlenme vb. amaçlarla üzerine veya içine yatılan eşya, döşek
YATAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
YATAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- abis
- adi
- azmak
- baran
- boğum
- cetvel
- çekik
- çökek
- çökük
- çöküntü
- çukurluk
- dere
- derin
- deşik
- düşüklük
- evlek
- falez
- gamze
- girinti
- göçük
- havuz
- havza
- hendek
- ineç
- ingin
- kak
- kanal
- kanalizasyon
- kanyon
- karık
- kasis
- kazamat
- kepez
- kesik
- kıç
- kireç kuyusu
- kovuk
- koyak
- krater
- kuru kuyu
- kuyu
- lağım
- mezar
- obruk
- oluk
- oyuk
- siper
- sokur
- şarampol
- tandır
- tekne
- temel
- uçurum
- vadi
- varta
- yalpak
- yar
- yarıntı
- yatak
- yüzme havuzu
- arka sokak
- arter
- asfalt
- bulvar
- cadde
- çevre yolu
- çığır
- çizgi
- dar hat
- defa
- dış hat
- ekspres yol
- erkân
- geçek
- gezi
- güzergâh
- hat
- hız
- iç
- iz
- izlek
- kaldırım
- kural
- mahrek
- makadam
- menzil
- metot
- metro
- otoban
- otoyol
- para
- parke
- patika
- pist
- sırat
- sokak
- stabilize yol
- şimendifer
- şose
- tabanvay
- tarik
- tarz
- teamül
- tek yönlü yol
- teknik
- tırmanma
- tutum
- tuzak
- tünel
- usul
- varyant
- yatak
- yaya kaldırımı
- yol bel
- yolak
- yordam
- yöntem
- yörünge
HECELEME
ya-tak YATAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [isim] Uyuma, dinlenme vb. amaçlarla üzerine veya içine yatılan eşya, döşekÖrnek: Sabahleyin onu aynı güzellikte bulacağım ümidiyle yatağımdan fırladım.
- [isim] Yün, pamuk, kuş tüyü vb. maddelere kılıf geçirerek yapılan şilte
- [isim] Üzerine şilte konulan karyola, somya, kerevet vb
- [isim] [coğrafya] Irmak, çay, dere vb.nin, içinde aktıkları yer, akak, mecraÖrnek: Meyveler kızarmadan dalı üstünde soldu / Irmak yatağı kumsal, kırlar dikenlik oldu
- [isim] Katmanlaşmış herhangi bir madde yığınıÖrnek: Çakıl yatağı.
- [isim] Bir şeyin çok bulunduğu yerÖrnek: Yeşil sarıklı evliya yataklarının huzurunda gibiyim.
- [isim] Maden veya fosil ocaklarında birbirini izleyen iki maden, taş veya kömür tabakası arasında uzanan damar
- [isim] Çanak biçimindeki bir havzada veya buna benzer bir oluşumda toplanmış petrol birikintisi
- [isim] Gizli barınak veya bir suçluyu gizlice barındıran yerÖrnek: Hırsız yatağı. Eşkıya yatağı.
- [isim] Makinelerde hareketli bölümleri içine alan hareketli veya sabit parçaÖrnek: Namlu yatağı. Eksen yatağı.
- [isim] Fideleri gömmek için toprakta açılan çukur
- [isim] Turunçgilleri ve yumurta vb. ürünleri korumak üzere saman vb.nden yararlanılarak yapılan yer
- [isim] [hayvan bilimi] Katmanlı bir kaya bütününde maden filizi veya taş döküntüsünden oluşan çok ince tabaka
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük