yaklaşmak
[fiil] [-e] Arada az bir aralık kalacak biçimde ilerlemek, aradaki uzaklığı azaltmak veya büsbütün ortadan kaldırmak için ileri gitmek
YAKLAŞMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
- aborda etmek
- andırmak
- benzemek
- borda etmek
- bordalamak
- burnuna girmek
- burnunun dibine sokulmak
- çatmak
- erişmek
- geçinmek
- gelip çatmak
- gelip dayanmak
- gelmek
- hulul etmek
- merdiven dayamak
- rampa etmek
- rampalamak
- raspalamak
- sanmak
- sıkışmak
- sokulmak
- üzerine düşmek
- yakınlaşmak
- yanaşmak
- yumurta kapıya dayanmak
- yumurta kapıya gelmek
- zannetmek
YAKLAŞMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- ayak basmak
- baliğ olmak
- bulmak
- çıkmak
- dayanmak
- değmek
- eli gitmek
- ermek
- getirmek
- girmek
- gitmek
- idrak etmek
- inmek
- karaya ayak basmak
- kavuşmak
- kendini atmak
- kendini dar atmak
- mazhar olmak
- mevlasını bulmak
- muradına ermek
- murat almak
- muvasalat etmek
- nail olmak
- nasip olmak
- olgunlaşmak
- tutmak
- ulaşmak
- uzanmak
- varmak
- vasıl olmak
- vusul bulmak
- yaklaşmak
- yetişmek
- yetmek
- yolu almak
- yolu düşmek
- ahbap olmak
- ahbaplık etmek
- ahenk kurmak
- ahenk sağlamak
- anlaşmak
- araya almak
- arka arkaya vermek
- arkadaş olmak
- arkadaşlık etmek
- ayak uydurmak
- bağdaşmak
- barınmak
- baş başa vermek
- bilişmek
- bir kazanda kaynamak
- bir yakadan baş çıkarmak
- bir yastığa baş koymak
- birbiri için yaratılmış olmak
- birbirinin ağzına girmek
- birleşmek
- buluşmak
- canciğer olmak
- çıkmak
- dayanışmak
- dost edinmek
- dost olmak
- dostluk etmek
- dostluk kurmak
- düşüp kalkmak
- elleşmek
- eşlik etmek
- gebermek
- geçmişi olmak
- gezmek
- görüşmek
- götürmek
- gül gibi geçinmek
- gül gibi yaşamak
- haşır neşir olmak
- imtizaç etmek
- insan içine çıkmak
- kavalyelik etmek
- kaynaşmak
- kenet gibi yapışmak
- kilit gibi olmak
- komşuluk etmek
- komşuluk yapmak
- kubaşmak
- mahremiyetine girmek
- muhit edinmek
- münasebete girmek
- münasebette bulunmak
- müşareket etmek
- nöbetleşmek
- öğür olmak
- öğürleşmek
- ölmek
- perileri bağdaşmak
- refakat etmek
- sırt sırta vermek
- taslamak
- tesahup etmek
- uylaşmak
- uyuşmak
- yağlı ballı olmak
- yaklaşmak
- yararlanmak
- yardımlaşmak
- yüz yüze bakmak
- yüzü gözü açılmak
HECELEME
yak-laş-mak YAKLAŞMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [fiil] [-e] Arada az bir aralık kalacak biçimde ilerlemek, aradaki uzaklığı azaltmak veya büsbütün ortadan kaldırmak için ileri gitmekÖrnek: Saat sekiz buçuğa yaklaşıyordu.
- [fiil] Benzemek, andırmak, uygun olmak
- [fiil] Bir konuyu, bir sorunu ele alarak değerlendirmekÖrnek: Gösteriye dayalı dallarla edebiyat arasındaki ayrıma ün kavramıyla yaklaşabiliriz.
- [fiil] YakınlaşmakÖrnek: Arkasından yaklaşarak bir tokatta kasketini mangala düşürebilirim.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük