yıpratmak
[fiil] [-i] Yıpranmış duruma getirmek, eskitmek
YIPRATMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
YIPRATMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- açıkta bırakmak
- ağzına sıçmak
- aleyhine olmak
- aman vermemek
- anasından doğduğuna pişman etmek
- anasını ağlatmak
- anasını bellemek
- asıp kesmek
- ateşe vermek
- bağışlamamak
- baş yemek
- başına dert açmak
- başına iş açmak
- başına iş çıkarmak
- başını belaya sokmak
- başını derde sokmak
- başını ezmek
- başını nâra yakmak
- başını yakmak
- başını yemek
- batırmak
- belini bükmek
- belini kırmak
- benzetmek
- berbat etmek
- bir pula satmak
- bitirmek
- bok etmek
- bozuk para gibi harcamak
- burnunu kırmak
- can yakmak
- canına ezan okumak
- canına okumak
- canını çıkarmak
- canını yakmak
- cendereye sokmak
- ciğerini sökmek
- çanına ot tıkamak
- çanına ot tıkmak
- dağıtmak
- darbelemek
- ders vermek
- dişini sökmek
- doğduğuna pişman etmek
- duman attırmak
- duman etmek
- dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
- dünyanın kaç köşe olduğunu göstermek
- dünyayı haram etmek
- dünyayı zehir etmek
- dünyayı zindan etmek
- eline yüzüne bulaştırmak
- ensesinde boza pişirmek
- etmediğini bırakmamak
- etmediğini komamak
- ezmek
- felce uğratmak
- fena etmek
- fena yapmak
- fenalık etmek
- gaddarlık etmek
- gadretmek
- gâvurluk etmek
- gedik açmak
- göstermek
- gözlerini oymak
- gözünü oymak
- gözünün yaşına bakmamak
- gününü göstermek
- hainlik etmek
- hakkından gelmek
- haklamak
- haksızlık etmek
- harcamak
- iflahını kesmek
- imha etmek
- insafsızlık etmek
- ip takmak
- israf etmek
- iş açmak
- iş çıkarmak
- işini bitirmek
- kafasını ezmek
- kahretmek
- kan kusturmak
- kanına ekmek doğramak
- kasıp kavurmak
- kılçık atmak
- kırıp geçirmek
- kıyıcılık etmek
- kıymak
- kökünü kazımak
- kötülük etmek
- kötülük yapmak
- kül etmek
- mahkûm etmek
- meydanda bırakmak
- ocağına incir dikmek
- öldürmek
- perişan etmek
- silindir gibi ezmek
- süründürmek
- tahrip etmek
- tazip etmek
- telef etmek
- tepelemek
- toz etmek
- yakmak
- yapmadığı kalmamak
- yapmadığını bırakmamak
- yapmak
- yaşatmamak
- yıkım olmak
- yıkıntı olmak
- yıkmak
- yıpratmak
- yiyip bitirmek
- yok etmek
- yuvasını yapmak
- yuvasını yıkmak
- yüzüne gözüne bulaştırmak
- zarar vermek
- zarara sokmak
- zararı dokunmak
- zebun etmek
- zulmetmek
- acındırmak
- ağlatmak
- ah almak
- bağrını delmek
- batmak
- bir hoş eylemek
- boynunu bükmek
- can sıkmak
- dağlamak
- darıltmak
- delmek
- dokunmak
- duygulandırmak
- düşündürmek
- düşündürtmek
- eritmek
- etkilemek
- ezmek
- felfelek sokmak
- gamlandırmak
- gönül kırmak
- gönül yıkmak
- gücendirmek
- harcamak
- hatırını kırmak
- hislendirmek
- hüzünlendirmek
- içine dert olmak
- içine dokunmak
- içine işlemek
- içini kemirmek
- içini yakmak
- incitmek
- kahretmek
- kalbini kırmak
- kalp kırmak
- kavurmak
- kaygılandırmak
- keder vermek
- kederlendirmek
- keyfini bozmak
- keyfini kaçırmak
- kırıp geçirmek
- kıvrandırmak
- koymak
- küstürmek
- mahzun etmek
- meraklandırmak
- merakta bırakmak
- meyus etmek
- mütehassis etmek
- öldürmek
- pişman etmek
- rencide etmek
- sarsmak
- yara açmak
- yaralamak
- yaramazlık etmek
- yarasını deşmek
- yaraya tuz biber ekmek
- yıpratmak
- yiyip bitirmek
- yüreğe işlemek
- yüreğine işlemek
- yüreğini dağlamak
- yüreğini eritmek
- zehretmek
- zindan etmek
- ağzı oynamak
- ağzına atmak
- aldanmak
- aldatmak
- aş
- atıştırmak
- beslenmek
- boğazı işlemek
- boğazını doyurmak
- boğazını sevmek
- can beslemek
- cezalanmak
- cila çekmek
- çayırlamak
- çayırlanmak
- çenesi oynamak
- çerezlenmek
- çeşnisine bakmak
- çiftleşmek
- çimlenmek
- çitlemek
- çöplenmek
- dişlemek
- domuz gibi tıkınmak
- domuz gibi yemek
- dövmek
- düzmek
- ekmek
- etkilenmek
- gagalamak
- girmek
- göçürmek
- götürmek
- gövdeye atmak
- gövdeye indirmek
- haklamak
- hapazlamak
- harcamak
- ısırmak
- iftar etmek
- işkembesini şişirmek
- iyi etmek
- kahvaltı etmek
- kapatma
- karın doyurmak
- kaşık atmak
- kaşık çalmak
- kaşıklamak
- kaymak
- kemirmek
- kıtlıktan çıkmış gibi yemek
- kifaflanmak
- lokma etmek
- lüpletmek
- manda gibi yemek
- mideye indirmek
- mideyi bastırmak
- nefsini körletmek
- nemalanmak
- oruç açmak
- oruç bozmak
- oruç yemek
- otlamak
- otlanmak
- öğün
- öpmek
- parmaklamak
- piknik yapmak
- rızık
- safra bastırmak
- sahura kalkmak
- silip süpürmek
- soymak
- sömürmek
- şölen
- taam etmek
- tadına bakmak
- tatmak
- temize havale etmek
- tıkınmak
- tıkıştırmak
- tüketmek
- yalamak
- yalayıp yutmak
- yararlanmak
- yayılmak
- yemek yemek
- yemlenmek
- yıpratmak
- yiyip içmek
- yumulmak
- yutmak
- yuvarlamak
- zıkkımlanmak
- ziftlenmek
- ziyafet çekmek
HECELEME
yıp-rat-mak YIPRATMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI
- [fiil] [-i] Yıpranmış duruma getirmek, eskitmek
- [fiil] [mecaz] Türlü etkenler eski gücünü yok etmek
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük