tokuşturmak
[fiil] [-i] [-le] Birbirine dokundurmak, çarpıştırmak
TOKUŞTURMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
TOKUŞTURMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- aşk yapmak
- başına oturmak
- bozdurmak
- çarpışmak
- çatışmak
- deldirmek
- dikilmek
- eşleşmek
- gözünü açmak
- harama uçkur çözmek
- iş tutmak
- iş vermek
- işlemek
- karılmak
- karınmak
- kaydırtmak
- koynuna almak
- mercimeği fırına vermek
- münasebette bulunmak
- sevişmek
- sıraya dizmek
- sokuşmak
- teslim etmek
- tıngırdamak
- tokuşmak
- tokuşturmak
- uçmak
- vermek
- vurdurmak
- vuruşmak
- vuruşturmak
- yapılmak
- yatıp kalkmak
- yatmak
- yemek
- yıkılmak
- acıtmak
- ateş etmek
- atmak
- avlamak
- bağlamak
- basmak
- başına geçirmek
- bombalamak
- boş yerine vurmak
- boynuzlamak
- çakmak
- çalmak
- çarpmak
- çekmek
- çelme atmak
- çelme takmak
- çelmek
- çıkmak
- çırpıştırmak
- çırpmak
- çifte atmak
- çiftelemek
- çubuklamak
- darbe indirmek
- darbe vurmak
- darbelemek
- darbetmek
- değneklemek
- dirseklemek
- dokunmak
- dönmek
- dövmek
- dövünmek
- düşmek
- ekleştirmek
- ekmek
- etkilemek
- fiskelemek
- geçirmek
- giydirmek
- göçmek
- görünmek
- gümlemek
- gürültü etmek
- hırpalamak
- içirmek
- içmek
- indirmek
- inmek
- isabet etmek
- kafa atmak
- kafasını kırmak
- kelepçelemek
- kesmek
- kıç atmak
- kondurmak
- konmak
- koymak
- kötek atmak
- küçülmek
- kütletmek
- leşini sermek
- mıhlamak
- ödül almak
- öldürmek
- patlatmak
- pençe atmak
- pençe vurmak
- pençelemek
- rastlaşmak
- sallamak
- saplamak
- sarkıtmak
- savurmak
- sıvamak
- soymak
- söylemek
- sumsuklamak
- suratına indirmek
- sürmek
- süsmek
- şamar atmak
- şamarlamak
- şaplak atmak
- şaplatmak
- şut atmak
- şut çekmek
- şutlamak
- takmak
- tartaklamak
- tekme atmak
- tekmelemek
- tepiklemek
- tepmek
- tıkırdatmak
- tıklatmak
- tırpan atmak
- tokat aşk etmek
- tokmaklamak
- tokuşturmak
- topuklamak
- tos vurmak
- toslamak
- toslaşmak
- turalamak
- üzengilemek
- vurduğu yerden ses gelmek
- vurunmak
- yanıltmak
- yansımak
- yapıştırmak
- yaralamak
- yerleştirmek
- yumruk atmak
- yumruk indirmek
- yüreği çarpmak
- zımbalamak
HECELEME
to-kuş-tur-mak TOKUŞTURMAK KELİMESİNİN ANLAMI VE BİR ÖRNEK
- [fiil] [-i] [-le] Birbirine dokundurmak, çarpıştırmakÖrnek: Limonata bardaklarını içki kadehi gibi tokuşturarak fevkalade neşeleniyor görünür.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük