serseri

Köken: Farsça (serserī)
[sıfat] Belli bir işi ve yeri olmayan, başıboş (kimse), hayta
SERSERİ İLE BENZER OLAN KELİMELER
SERSERİ İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
alçak
avare
ayaktakımı
aylak
baldırı çıplak
başıboş
bitik
boş gezenin boş kalfası
çakal
döküntü
haylaz
hayta
hergele
ipsiz
ipsiz sapsız
istinga
it
kopuk
mayın
parya
salma
sapı silik
sürtük
yersiz
yurtsuz
zıpçıktı
zıpır
zırtapoz
zibidi
HECELEME
ser-se-ri
SERSERİ KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
  1. [sıfat] Belli bir işi ve yeri olmayan, başıboş (kimse), haytaÖrnek: Hayran Baba'yı bir serseriyle birlikte demirlemişlerdi. [Falih Rıfkı Atay]
  2. [sıfat] Tutarsız, beğenilmeyen davranışları olan (kimse)Örnek: Ah, seni serseri, rezil, alçak seni! Demek bana başkaldırıyorsun! [Nazım Hikmet]
  3. [sıfat] [mecaz] Belli bir hedefi olmayan, belli bir hedefe atılmamış olan, rastlantıyla gelen (kurşun, mayın vb.)Örnek: Köpüklü denizin üstünde serseri martılar uçuşuyor, yanımızdan yelkenli bir mavna geçiyordu. [Ömer Seyfettin]
  4. [sıfat] [mecaz] AmaçsızÖrnek: Birkaç gün serseri bakışlarla ona baktı. [İsmail Hakkı Baltacıoğlu]
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük
  • Paylaş: