sağmak
[fiil] [-i] Memeyi parmaklar arasında sıkarak sütünü akıtmak
SAĞMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- almak
- başarmak
- budamak
- elde etmek
- elemek
- eritmek
- fethetmek
- hakkından gelmek
- hayran etmek
- ifadesini almak
- ihya olmak
- iktisap etmek
- iyi etmek
- kâr etmek
- kazımak
- kementlemek
- kırpmak
- mağlup etmek
- mars etmek
- mat etmek
- muvaffak olmak
- nemalanmak
- oyun almak
- oyunu almak
- ödül almak
- para basmak
- para kesmek
- para kırmak
- partiyi vurmak
- sabunlamak
- sağmak
- sıraya dizmek
- sızdırmak
- temize havale etmek
- temizlemek
- utmak
- üstün gelmek
- ütmek
- yenmek
- yıkmak
- yolunu bulmak
- yontmak
- yutmak
- zar almak
- alan talan etmek
- almak
- anaforlamak
- aparmak
- araklamak
- asmak
- aşırmak
- atmak
- ayıklamak
- boynuna geçirmek
- cebellezi etmek
- cebine atmak
- cebine indirmek
- ceplemek
- çalımlamak
- çalıp çırpmak
- çalmak
- çamura yatmak
- çapullamak
- çarpmak
- çıkarmak
- çırpmak
- dağa çıkmak
- deve etmek
- deve yapmak
- dızlamak
- dolandırmak
- döviz kaçırmak
- el uzatmak
- elemek
- emzirmek
- fırıldak çevirmek
- fırıldak döndürmek
- gargaraya getirmek
- gelberi etmek
- götürmek
- gözden sürmeyi çalmak
- gözden sürmeyi çekmek
- gözünden sürmeyi çalmak
- hak yemek
- hakkını yemek
- haraca bağlamak
- haraca kesmek
- haraç almak
- haraç yemek
- haram yemek
- hırsızlamak
- hırsızlık etmek
- hırsızlık yapmak
- iç etmek
- iş almak
- işlemek
- iteklemek
- itelemek
- iyi etmek
- kaçırmak
- kafese koymak
- kafeslemek
- kakalamak
- kaldırmak
- kamulaştırmak
- kanatlandırmak
- kaparozlamak
- kapışmak
- karmanyolaya getirmek
- kaynatmak
- kazımak
- kementlemek
- kesmek
- ketenpereye getirmek
- koymak
- makaslamak
- mantarlamak
- omuzlamak
- otlamak
- para dönmek
- para koparmak
- para sızdırmak
- rüşvet almak
- rüşvet yemek
- sağmak
- selbetmek
- sırıklamak
- sızdırmak
- soyup soğana çevirmek
- söğüşlemek
- sürmeyi gözden çekmek
- takmak
- talan etmek
- talanlamak
- taramak
- tecavüz etmek
- tırtıklamak
- tüydürmek
- uçurmak
- uğrulamak
- uğurlamak
- utmak
- uyutmak
- üçkâğıda getirmek
- ürkütmek
- ütmek
- vergiye bağlamak
- voli vurmak
- vurgun vurmak
- vurmak
- yağma etmek
- yağmalamak
- yemek
- yol kesmek
- yol vurmak
- yolmak
- yolunu bulmak
- yutmak
- yürütmek
- yüzmek
- zimmetine geçirmek
- zula etmek
HECELEME
sağ-mak SAĞMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [fiil] [-i] Memeyi parmaklar arasında sıkarak sütünü akıtmakÖrnek: Gözümüzün önünde keçilerden sağdıkları köpüklü sütlerimizi yarıda bırakıp kalktık.
- [fiil] Kovandaki balı peteklerden almak
- [fiil] Yumak durumundaki bir şeyi çözüp açmakÖrnek: İpek kozalarını sağmak.
- [fiil] [argo] Aldatarak parasını çekmek
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük