perçinlemek
[fiil] [-i] Bir bağıntıyı perçinle tutturmak
PERÇİNLEMEK İLE BENZER OLAN KELİMELER
PERÇİNLEMEK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- almak
- anasını bellemek
- aşmak
- atlamak
- basmak
- bastırmak
- becermek
- biçimlemek
- binmek
- bombalamak
- bozmak
- çivilemek
- daldırmak
- dalmak
- delmek
- demir atmak
- demirlemek
- devirmek
- dikmek
- diplemek
- doldurmak
- düdüklemek
- dürtmek
- dürtüklemek
- düzeltmek
- düzenlemek
- elden geçirmek
- fişek atmak
- geçirmek
- gerdeğe girmek
- gitmek
- haklamak
- halletmek
- ırzına geçmek
- ırzını bozmak
- ifadesini almak
- iğfal etmek
- iş almak
- iş tutmak
- işlemek
- iyi etmek
- kanına girmek
- kasnaklamak
- kayarlamak
- kaymak
- kiremit aktarmak
- kirletmek
- koymak
- koynuna almak
- koynuna girmek
- köklemek
- lehimlemek
- nefes çekmek
- perçinlemek
- pompalamak
- sallanmak
- sıraya dizmek
- sikmek
- sokmak
- şişirmek
- tamamlamak
- tecavüz etmek
- tokmaklamak
- ufalamak
- uydurmak
- üflemek
- üfürmek
- vuruşmak
- yapmak
- yemek
- yıkmak
- zımbalamak
- askıya almak
- astarlamak
- berkitmek
- çelikleştirmek
- çember geçirmek
- çemberlemek
- dayaklamak
- desteklemek
- diremek
- eğretiye almak
- güçlendirmek
- hatıllamak
- kavileştirmek
- kuşaklamak
- kuvvetlendirmek
- onarmak
- payanda vurmak
- payandalamak
- pekitmek
- pekleştirmek
- perçinlemek
- sağlamlaştırmak
- stabilize etmek
- su vermek
- tahkim etmek
- takviye etmek
- tekit etmek
- asmak
- bantlamak
- birleştirmek
- bitiştirmek
- borçlanmak
- cezalandırmak
- cıvatalamak
- çatmak
- çitmek
- dikmek
- döşemek
- eklemlemek
- geçirmek
- giymek
- iliklemek
- iliştirmek
- kalmak
- kaynak yapmak
- kaynaştırmak
- kaynatmak
- kenet etmek
- kenetlemek
- kilitlemek
- kondurmak
- kurmak
- kuşanmak
- kuşatmak
- lehimlemek
- mandallamak
- monte etmek
- önemsemek
- perçinlemek
- raptetmek
- sarmak
- sermek
- soymak
- talik etmek
- tebelleş olmak
- tespit etmek
- teyellemek
- tutturmak
- vermek
- vidalama
- vurmak
HECELEME
per-çin-le-mek PERÇİNLEMEK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [fiil] [-i] Bir bağıntıyı perçinle tutturmak
- [fiil] İki veya daha çok parçayı, karşılıklı bölümlerini birbiri üzerinde ezerek birleştirmek
- [fiil] [mecaz] Sağlamlaştırmak, güçlendirmekÖrnek: Yüksek sosyeteye girmek, orada tutunmak, adını perçinlemek istiyordu.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük