bir olmak
[isim] Bir araya gelmek, iş birliği yapmak
BİR OLMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- ağıllanmak
- anlaşmak
- baş başa vermek
- bileşmek
- bir araya gelmek
- bir olmak
- birikmek
- birlik olmak
- bitişmek
- buluşmak
- bütünleşmek
- çakışmak
- çatışmak
- çöküşmek
- derişmek
- dökülmek
- el ele vermek
- geçinmek
- geçişmek
- girişmek
- halvet olmak
- içtima etmek
- irkilmek
- iştirak etmek
- ittihat etmek
- kalabalıklaşmak
- karışmak
- katışmak
- kavuşmak
- kaynamak
- kaynaşmak
- kenetlenmek
- kervana katılmak
- kucaklaşmak
- kümelenmek
- kümeleşmek
- meclis kurmak
- mülaki olmak
- odaklanmak
- ortak olmak
- ortaklaşmak
- oturmak
- oyulgalanmak
- paylaşmak
- takılmak
- temasa geçmek
- temerküz etmek
- teraküm etmek
- terekküp etmek
- toplanılmak
- toplanmak
- toplaşmak
- toplumlaşmak
- üşmek
- üşüntü etmek
- üşüşmek
- yapışmak
- yaşamak
- yığılıp kalmak
- yığılışmak
- yığılmak
- yığışmak
- yuvalanmak
- acele
- acil
- acilen
- alaminüt
- alelacele
- alesta
- anında
- apar topar
- arası geçmeden
- ayağının tozu ile
- ayaküstü
- aynen
- bir an önce
- bir ayak evvel
- bir ayak önce
- bir çırpıda
- bir gün evvel
- bir hamlede
- bir iki demeden
- bir iki derken
- bir koşu
- bir olmak
- bir solukta
- bugünden tezi yok
- çabucacık
- çabucak
- çabuk
- çabukça
- çarçabuk
- dakikasında
- der demez
- derakap
- derhâl
- duraksamasız
- dünden bugüne
- ekspres
- evet
- gibi
- göz açıp kapayıncaya kadar
- göz kırpmadan
- gözü kapalı
- gözünü kırpmadan
- gümrükten mal kaçırır gibi
- ha deyince
- hemencecik
- hemencek
- hızla
- hızlı hızlı
- iki söz bir pazar
- ivedi
- ivedilikle
- kaşla göz arasında
- lahzada
- muaccel
- müstacelen
- neredeyse
- o saat
- olur olmaz
- palas pandıras
- paldır küldür
- serian
- sıcağı sıcağına
- spontane
- süratle
- şıp diye
- şimdi
- şimdiden tezi yok
- şipşak
- tak
- tam gaz
- tereddütsüz
- tez
- tez beri
- tez vakitte
- tirink
- vakit kaybetmeden
- yangından mal kaçırır gibi
- yarından tezi yok
- yemeden içmeden
- yeri soğumadan
- ağırlık basmak
- ağırlık çökmek
- ağız burun birbirine karışmak
- aküsü bitmek
- anası ağlamak
- ayağına kara su inmek
- ayağına kara sular inmek
- ayaklarına kara su inmek
- ayaklarına kara sular inmek
- bacakları kopmak
- başı kazan gibi olmak
- baygın düşmek
- bayılmak
- beyni karıncalanmak
- bezmek
- bıkmak
- bir hâl olmak
- bir olmak
- bitap düşmek
- bitmek
- bunalmak
- can dayanmamak
- can kalmamak
- canı çıkmak
- canına tak demek
- canına yetmek
- cansız düşmek
- cıcığı çıkmak
- çaptan düşmek
- dama demek
- dermanı kesilmek
- dermansızlaşmak
- dili bir karış dışarı çıkmak
- dili bir karış dışarı sarkmak
- dizleri kesilmek
- dizleri tutmamak
- dökülmek
- elden ayaktan düşmek
- farımak
- felfellemek
- gaflet basmak
- göbeği çatlamak
- gözleri bayılmak
- gözleri kapanmak
- gözleri süzülmek
- gözünden uyku akmak
- hâli kalmamak
- hâlsizleşmek
- haşat olmak
- helak olmak
- hırpalanmak
- hışırı çıkmak
- hurdahaş olmak
- içi dışına çıkmak
- iflahı kesilmek
- iğne yutmuş maymuna dönmek
- imanı gevremek
- kafa kalmamak
- kafası almamak
- kafası durmak
- kafası şişmek
- kan ter içinde kalmak
- karıncalanmak
- katılmak
- kesilmek
- komalık olmak
- köpeklemek
- kötürüm kalmak
- kötürüm olmak
- kuvvetten düşmek
- külçe gibi oturmak
- külçeleşmek
- mecal kalmamak
- mecali kalmamak
- mecalsiz düşmek
- nefes nefese kalmak
- nefesi daralmak
- nefesi kesilmek
- peltelenmek
- pelteleşmek
- pestili çıkmak
- pili bitmek
- rehavet basmak
- rehavet çökmek
- sarsılmak
- sıfırı tüketmek
- soluğu kesilmek
- soluğu tutulmak
- soluk soluğa kalmak
- süzgünleşmek
- şişmek
- takati kalmamak
- takati kesilmek
- takatsizlik duymak
- telesimek
- terlemek
- tıkanmak
- turşu gibi olmak
- turşu olmak
- turşusu çıkmak
- turşuya dönmek
- tükenmek
- uyku basmak
- uyku bastırmak
- uyku gözünden akmak
- uykusu gelmek
- yatak çekmek
- yılmak
- yıpranmak
- yorgun düşmek
- yüreği tükenmek
- yüreğini tüketmek
- yürek tüketmek
- zayıf düşmek
HECELEME
bir ol-mak BİR OLMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [isim] Bir araya gelmek, iş birliği yapmakÖrnek: Böyle bir iftirayı yedi düvel bir olsa, yedi hafta tetkik eylese, künhüne eremez.
- [isim] Çabucak olmakÖrnek: Ne var ki doldurduğu bardağı eline almasıyla suratının buruşması bir oldu.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük