belalı
[sıfat] Yoran, üzen, can sıkan
BELALI İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- aksi
- alıngan
- asabi
- asi
- aznavur
- belalı
- bulaşık
- çarpık
- çeper
- çetin ceviz
- çıtak
- çifteli
- damarlı
- darılgan
- dırdırcı
- didişken
- dirliksiz
- dokuz köyden kovulmuş
- domuz gibi
- dövüşken
- hassas
- hazımsız
- hırçın
- hırıltıcı
- hoşgörüsüz
- huylu
- huysuz
- imtizaçsız
- inatçı
- ispenç horozu
- isyancı
- isyankâr
- itaatsiz
- itirazcı
- kara damaklı
- kargaşacı
- kavga kaşağısı
- kırılgan
- küseğen
- limoni
- maraz
- mart havası gibi
- meymenetsiz
- mızıkçı
- müsamahasız
- ordubozan
- osuruğu cinli
- oyunbozan
- serkeş
- sert
- sinir küpü
- sinirli
- somurtkan
- sorutkan
- soyka
- suratsız
- şallak
- tabiatsız
- ters
- titiz
- toleranssız
- uzlaşmaz
- yırtıcı
- zilli
- acı
- adi
- ağılı
- aşağı
- aynasız
- badem
- bakır çalığı
- bayağı
- bed
- belalı
- berbat
- besbeter
- beş beter
- bet
- beter
- bitik
- bok
- bok üstün bok
- boktan
- bombok
- boru
- bozuk
- cenabet
- çarşaf
- çirkef
- dandik
- dik âlâsı
- dokuncalı
- duman
- düşük
- edna
- ele alınmaz
- evlere şenlik
- facia
- fasit
- feci
- felaket
- fena
- foto
- habis
- hain
- hava
- hazin
- ıskarta
- içten pazarlıklı
- iğrenç
- ingin
- iş yok
- ite atsan yemez
- kaba
- kahpe
- kaka
- kan kırmızı
- kara
- kargışlı
- kem
- kesik
- kırık
- kirli
- korkunç
- kötücül
- lanet
- madara
- mantar
- marda
- mayası bozuk
- mekruh
- melun
- meret
- mezbele
- mikrop
- muzır
- muzur
- nadan
- nahoş
- niteliksiz
- olağanüstü
- olumsuz
- paspal
- pis
- pislik
- rezalet
- rezil
- sıhhatsiz
- şeni
- şirret
- tahripkâr
- tehlikeli
- tiksindirici
- vahim
- yaman
- yavuz
- yengen
- yetersiz
- yıkıcı
- yoksul
- zalim
- zararlı
- zehirli
- zıkkım
- ziyankâr
- adaklı
- aftos
- aman
- armatör
- âşıktaş
- aşna fişne
- belalı
- canan
- cariye
- ciğerpare
- çapkın
- çürük
- dilber
- dost
- eski göz ağrısı
- flört
- gacı
- gazoz
- gönüldaş
- gözde
- habip
- helalli
- hovarda
- ilk göz ağrısı
- jigolo
- kapama
- kapatma
- kırık
- kız
- mahbube
- mahbup
- manita
- mantinota
- maşuk
- maşuka
- mayhoş
- metres
- namzet
- nikâhsız
- nişanlı
- odalık
- oynaş
- paçoz
- romantik
- sevimli
- sözlü
- takıntı
- uskumru
- uzatmalı nişanlı
- yar
- yavuklu
- yiyici
- zamazingo
- zamkinos
HECELEME
be-la-lı BELALI KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [sıfat] Yoran, üzen, can sıkanÖrnek: Bu belalı işin iyi gitmeye başlamasının daha ucundayız.
- [sıfat] Kavgacı, şirretÖrnek: Yeryüzünde balta olacak bundan daha belalı bir adam olacağını tasavvur edemiyorum.
- [isim] Yolsuz kadının zorba dostuÖrnek: Belalıları başından taşkın kadınlarla uğraşacak yaşta değiliz.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük