asılmak
[fiil] [-e] [nesnesiz] Asma işi yapılmak veya asma işine konu olmak
ASILMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
ASILMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- addetmek
- alıntılamak
- asılmak
- atamak
- avuçlamak
- ayrılmak
- azaltmak
- başlamak
- bulmak
- bulundurmak
- bürümek
- çarpmak
- değiştirmek
- denkleştirmek
- devralmak
- düşürmek
- düzeltmek
- düzmek
- edinmek
- el koymak
- elde etmek
- ele geçirmek
- evlendirmek
- evlenmek
- fethetmek
- giymek
- götürmek
- hapazlamak
- içmek
- iktisap etmek
- istila etmek
- işgal etmek
- kaldırmak
- kapışmak
- kaplamak
- kapmak
- kapsamak
- kaptırmak
- kavramak
- kazanmak
- kesmek
- kıvırmak
- kıvırtmak
- koparmak
- kopartmak
- mal etmek
- mal olmak
- mallanmak
- maruz kalmak
- müsadere etmek
- müyesser olmak
- olmak
- peydahlamak
- sağlamak
- sahip olmak
- satın almak
- sıyırtmak
- soymak
- sürmek
- tahsil etmek
- tedarik etmek
- tedavi etmek
- temizlemek
- teslim almak
- tıraş etmek
- tüttürmek
- uçlanmak
- yapmak
- yürütmek
- zapt etmek
- apoletleri sökülmek
- asılmak
- ceza almak
- ceza çekmek
- ceza görmek
- ceza vermek
- ceza yemek
- cezalandırılmak
- cezasını bulmak
- cezasını çekmek
- dilinin belasını bulmak
- dilinin belasını çekmek
- dilinin cezasını çekmek
- ettiğini bulmak
- gün yemek
- günahını çekmek
- hapis giymek
- hapis yatmak
- hapsedilmek
- hüküm giymek
- içeri girmek
- ikamete memur edilmek
- kafese girmek
- kapatılmak
- kefaretini ödemek
- kodesi boylamak
- layığını bulmak
- mahkûm olmak
- sürgün gitmek
- sürülmek
- tıkılmak
- toplanmak
- yemek
- addetmek
- andırmak
- asılmak
- büzülmek
- cezbetmek
- çekelemek
- çekişmek
- çekiştirmek
- damıtmak
- daralmak
- dayanmak
- eksilmek
- ezmek
- film çekmek
- gitmek
- gol atmak
- göndermek
- götürmek
- hayran etmek
- içmek
- kaldırmak
- katlanmak
- kaydetmek
- kısalmak
- kolan çekmek
- koparmak
- küçülmek
- maruz kalmak
- ölçmek
- sarkıtmak
- sermek
- sıvamak
- sıyırmak
- sündürmek
- sürmek
- sürüklemek
- sürünmek
- taşımak
- tedavi etmek
- uzatmak
- üstlenmek
- vermek
- vurmak
- yazmak
- yedeğe almak
- yedek çekmek
- yedeklemek
- yedekte çekmek
- yısa etmek
- yürütmek
- acından ölmek
- ağılanmak
- al kanlara boyanmak
- arkada bırakmak
- asılmak
- baş vermek
- başını vermek
- bir hâl olmak
- bir şey olmak
- bir şeyler olmak
- boğazlanmak
- boğdurulmak
- boğulmak
- bok yoluna gitmek
- boynunu bükmek
- buymak
- caddeyi tutmak
- can borcunu ödemek
- can vermek
- candan geçmek
- canı çıkmak
- canına kıymak
- canını vermek
- cartayı çekmek
- cavlağı çekmek
- cavlamak
- cehennemi boylamak
- cızlamı çekmek
- cicozlamak
- çatlamak
- çıngırağı çekmek
- damla inmek
- damlaya uğramak
- defnedilmek
- defnolunmak
- defteri dürülmek
- donmak
- duvağına doymamak
- dünyaya gözlerini kapamak
- dünyaya gözlerini yummak
- düşmek
- eceliyle ölmek
- emrihak vaki olmak
- eskimek
- eyeri boş kalmak
- fena bulmak
- fevt olmak
- fücceten gitmek
- gebermek
- geçinmek
- gitmek
- göç etmek
- göç eylemek
- göçmek
- göçüp gitmek
- gömülmek
- gözleri kapanmak
- gözlerini kapamak
- gözü açık gitmek
- gözü sönmek
- gözünü kapamak
- gözünü yummak
- gümbürdemek
- güme gitmek
- gümlemek
- gümleyip gitmek
- gürlemek
- gürleyip gitmek
- hançerlenmek
- hasret gitmek
- hayata gözlerini kapamak
- hayata gözlerini yummak
- hayatı kaymak
- helak olmak
- iki eli yanına gelmek
- iki seksen uzanmak
- imansız gitmek
- intihar etmek
- irtihal etmek
- kahrından ölmek
- kakırdamak
- kalıbı değiştirmek
- kalıbı dinlendirmek
- kan boğmak
- kan dökmek
- kan tutmak
- kandilin yağı tükenmek
- kanıyla ödemek
- kaynamak
- kazıklanmak
- kelleyi vermek
- kendini vurmak
- kıkırdamak
- kıran girmek
- kırılmak
- kim vurduya gitmek
- kurban gitmek
- kurban olmak
- kurumak
- kuş gibi uçup gitmek
- kuyruğu titretmek
- maktul düşmek
- maktul olmak
- Mevla'sına kavuşmak
- mortlamak
- mortoyu çekmek
- mürt olmak
- nabzı durmak
- nallanmak
- nefesi durmak
- ortadan kalkmak
- öbür dünyayı boylamak
- öldürülmek
- ömrü vefa etmemek
- papazı bulmak
- post elden gitmek
- postu deldirmek
- rahmetli olmak
- ruhunu teslim etmek
- sabaha çıkmamak
- soğuk vurmak
- soğuk yakmak
- son nefesini vermek
- şehit düşmek
- şehit olmak
- telef olmak
- temizlenmek
- tıngırdamak
- toprak olmak
- uzanmak
- vefat etmek
- vurgun yemek
- vurulmak
- yem olmak
- yoluna can vermek
- yoluna canını vermek
- yuvarlanıp gitmek
- yuvarlanmak
- yüreğine inmek
- yürümek
- zartayı çekmek
- zehirlenmek
- zıbarmak
- abanmak
- ağızda sakız gibi çiğnemek
- ağzında yaş kalmamak
- ant verdirmek
- ant vermek
- asılmak
- baskı yapmak
- başının etini yemek
- bekinmek
- dalına basmak
- dalına binmek
- dayatmak
- depreşmek
- dili alışmak
- dilinde tüy bitmek
- dilinden düşürmemek
- diline dolamak
- diline pelesenk etmek
- diline takmak
- diline virt etmek
- ekşimek
- ısıtıp ısıtıp önüne koymak
- ısrar etmek
- inat etmek
- katılmak
- tekrar etmek
- tekrarlamak
- tutturmak
- uzun etmek
- üstüne düşmek
- üstüne yüklenmek
- üzerine düşmek
- üzerine yüklenmek
- virt etmek
- yakasını bırakmamak
- yemin verdirmek
- yemin vermek
- yinelemek
- zorlamak
- acındırmak
- alttan almak
- aman dilemek
- amana gelmek
- asılmak
- aşağıdan almak
- ayağına düşmek
- ayağına kapanmak
- ayaklarına kapanmak
- boynu kıldan ince olmak
- boynunu uzatmak
- boyun bükmek
- boyun eğmek
- dilemek
- dize gelmek
- dizlerine kapanmak
- dua etmek
- el etek öpmek
- eline ayağına düşmek
- eline ayağına kapanmak
- eline eteğine sarılmak
- eşiğine yüz sürmek
- eteğine düşmek
- eteğine sarılmak
- gözünün içine bakmak
- ısrar etmek
- istemek
- istiane etmek
- istimdat etmek
- istirham etmek
- istirhamda bulunmak
- kapısını aşındırmak
- kul köle olmak
- niyaz etmek
- niyaz eylemek
- ocağına düşmek
- rahmet okumak
- rica etmek
- ricada bulunmak
- tazarruda bulunmak
- yakarmak
- yalvar yakar olmak
- yalvarıp yakarmak
- yüz kızartmak
HECELEME
a-sıl-mak ASILMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [fiil] [-e] [nesnesiz] Asma işi yapılmak veya asma işine konu olmakÖrnek: Yan yana asılmış aynı boyda tablolar gördük.
- [fiil] Bir yere tutunup sarkmak
- [fiil] Tutup çekmekÖrnek: Çocuk annesinin eteğine asıldı.
- [fiil] Hızla eline almakÖrnek: Hemen küreklere asıldı.
- [fiil] Boynuna ip geçirip sallandırılarak öldürülmek, idam edilmek
- [fiil] [mecaz] Bir şey isterken karşısındakini tedirgin edecek derecede üstelemek, ısrar etmek, ileri gitmek
- [fiil] [mecaz] Sonuna kadar mücadele etmekÖrnek: Bir işe asılmak.
- [fiil] [argo] Karşı cinsin ilgisini çekmek için rahatsız edici davranışlarda bulunmakÖrnek: Bir kıza asılmak.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük