öz

[isim] [felsefe] Bir kimsenin benliği, kendi manevi varlığı, iç, nefis, derun, varoluş karşıtı
ÖZ İLE BENZER OLAN KELİMELER
ÖZ İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
akarsu
arı
asıl
cevher
çekirdek
daniska
esas
hamur
has
hülasa
içindekiler
içyüz
kaymak
kaynak
kişi
kök
köken
mahiyet
maya
menşe
muhteva
ruh
temel
yaradılış
zübde
HECELEME
öz
ÖZ KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
  1. [isim] [felsefe] Bir kimsenin benliği, kendi manevi varlığı, iç, nefis, derun, varoluş karşıtıÖrnek: Özünü bir yerde bırakıp sadece kalıbını gezdirmişti. [Haldun Taner]
  2. [isim] `kendine, kendi kendini` anlamlarında birleşik kelimeler türeten bir sözÖrnek: Öz eleştiri, öz yönetim.
  3. [isim] Bir şeyin en kuvvetli veya kıvamlı bölümü, hülasa, zübde, ekstreÖrnek: Karaciğer özü. Meyve özü. Mısır özü.
  4. [isim] Çıbanların içinde ölmüş dokudan oluşan irinle birlikte çıkan parça
  5. [zamir] Kendi, zatÖrnek: Bir od düştü yanar tatlı özüme / Dünya zindan görünüyor gözüme [Karacaoğlan]
  6. [zamir] [mecaz] Bir şeyin temel ögesi, künh, zübdeÖrnek: Ortalıktaki krizi sebep gösteriyorlar ama asıl kriz şirketin kendi özünde. [Aka Gündüz]
  7. [zamir] [bitki bilimi] Bitkilerin kök, gövde ve dallarının boydan boya ortasında bulunan, hafif, gevrek ve çoğu yumuşak bölümÖrnek: Ağacın çürüğü özünden olur / Yiğidin iyisi sözünden olur [Halk türküsü]
  8. [sıfat] Kan bağı ile bağlı olan, üvey olmayanÖrnek: Size öz evladım gibi davranacağım. [Ayşe Kulin]
  9. [sıfat] İçine, arılığını, saflığını bozacak hiçbir şey karışmamış olan, saf, arı(ı)
  10. [isim] [halk ağzında] Dere, çay
  11. [isim] Sulak, verimli yer
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük
  • Paylaş: