öz
[isim] [felsefe] Bir kimsenin benliği, kendi manevi varlığı, iç, nefis, derun, varoluş karşıtı
ÖZ İLE BENZER OLAN KELİMELER
ÖZ İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
HECELEME
öz ÖZ KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [isim] [felsefe] Bir kimsenin benliği, kendi manevi varlığı, iç, nefis, derun, varoluş karşıtıÖrnek: Özünü bir yerde bırakıp sadece kalıbını gezdirmişti.
- [isim] `kendine, kendi kendini` anlamlarında birleşik kelimeler türeten bir sözÖrnek: Öz eleştiri, öz yönetim.
- [isim] Bir şeyin en kuvvetli veya kıvamlı bölümü, hülasa, zübde, ekstreÖrnek: Karaciğer özü. Meyve özü. Mısır özü.
- [isim] Çıbanların içinde ölmüş dokudan oluşan irinle birlikte çıkan parça
- [zamir] Kendi, zatÖrnek: Bir od düştü yanar tatlı özüme / Dünya zindan görünüyor gözüme
- [zamir] [mecaz] Bir şeyin temel ögesi, künh, zübdeÖrnek: Ortalıktaki krizi sebep gösteriyorlar ama asıl kriz şirketin kendi özünde.
- [zamir] [bitki bilimi] Bitkilerin kök, gövde ve dallarının boydan boya ortasında bulunan, hafif, gevrek ve çoğu yumuşak bölümÖrnek: Ağacın çürüğü özünden olur / Yiğidin iyisi sözünden olur
- [sıfat] Kan bağı ile bağlı olan, üvey olmayanÖrnek: Size öz evladım gibi davranacağım.
- [sıfat] İçine, arılığını, saflığını bozacak hiçbir şey karışmamış olan, saf, arı(ı)
- [isim] [halk ağzında] Dere, çay
- [isim] Sulak, verimli yer
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük